info@kriptoparahukuku.com
+90-212-706-1010

Kritpo Para Hukuku Makaleleri

kripto görevli mahkeme

Kripto Para Davalarında Görevli Mahkeme

Kripto Para Davalarında Görevli Mahkeme

Kripto para konulu özel hukuk uyuşmazlıklarında görevli mahkeme davacı ve davalının konumuna göre değişmektedir. Eğer davalı taraf bir kripto para şirketi ise tacir sayılacaktır. Eğer davayı açan kişi de tacirse yani kripto para faaliyetini ticari gayeyle yapmışsa  bu durumda her iki taraf da tacir sayılacağı için ticaret mahkemesi görevli olacaktır. Ancak davayı açan kişi tüketici ise yani tacir sıfatı yoksa, bu durumda konu bir tüketici hukuku uyuşmazlığı olarak kabul edilecek ve görevli mahkeme tüketici mahkemesi olacaktır.

Nitekim kripto para satın alan davacının, kripto paralarının veya bedelinin iadesi talepli açtığı davada ticaret mahkemesi görevsizlik kararı verip, görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu ifa etmiştir. (İstanbul 21. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/915 E. 2020/278 K. 02.07.2020 T.) Mahkemenin gerçekçesine aşağıda yer verilmiştir.

“Somut olayda uyuşmazlık; davacının kripto para satın almak üzere davalı şirket hesabına gönderilen mevduat karşılığı davacı adına kripto para atın alınıp alınmadığı, bunların davacı uhdesinde olup olmadığı, kripto paraların ya da davacının ödediği tutarın aynen davalıdan alınıp davacıya iadesine karar verilmesi gerekip gerekmediği hususlarındadır.

Finansal hizmetlerin tüketici işlemi kapsamına alındığı yasal düzenlemelerden anlaşılmaktadır. Eş anlatımla işin sadece finansal olması işlemin tüketici işlemi olmadığını göstermeyecektir. Doktrinde de tasarruf sahibinin bireysel yatırımcının bir aracı kurum ile çerçeve sözleşmesi imzalanması tüketici işlemi olduğu ve tüketici mahkemelerinin görevli olduğu da belirtilmektedir.

Tüm bu açıklamalar birlikte değerlendirildiğinde bir davanın ticari dava olarak nitelendirilebilmesi ve ticaret mahkemesinde görülebilmesi için ya mutlak ticari dava olması ya da her iki tarafın tacir olması ve işin her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili olması gerekmektedir. Ayrıca dosyamız arasına alınan … Bankası ve …. Müzekkere cevaplarından da anlaşılacağı üzere davacının en büyüğü 5.000,00 TL olan işlem hacmi davacının tacir sayılması için de yeterli değildir. Davacının yatarım amaçlı dahi olsa kripto para satın alması bunu tek başına tüketici işlemi olmaktan çıkarmayacaktır. Bu durumda, mahkememiz dava konusunda uyuşmazlığa bakma konusunda görevli olmayıp, uyuşmazlığa bakma görevi Tüketici Mahkemesine aittir.”

İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi de benzer şekilde verilen ticaret mahkemesinin görevsizlik kararını yasaya uygun bulmuştur. İlgili BAM kararı şu şekildedir:

“Taraflar arasında kripto para alım satımıyla ilgili akdi ilişki kurulduğu hususunda uyuşmazlık yoktur. Uyuşmazlık, davalı şirketin bu akdi ilişki kapsamında yaptığı işlemler sebebiyle davacının zararının oluşup oluşmadığı, davaya konu edilen bedelin çekilmesi nedeniyle davalı şirketin kusurunun bulunup bulunmadığı, çekilen bu miktar yönünden yapılan icra takibine itirazın iptalinin gerekip gerekmediği, taraflar arasındaki uyuşmazlığın çözümünde hangi mahkemenin görevli olacağı hususundadır. İlk derece mahkemesince, ” …27 Haziran 2013 tarih ve 28690 sayılı Resmi Gazetede 6493 sayılı “Ödeme ve Menkul Kıymet Mutabakat Sistemleri, Ödeme Hizmetleri ve Elektronik Para Kuruluşları Hakkında Kanun” yürürlüğe girdiği, ödeme ve elektronik para hizmetlerine bir mevzuat alt yapısı oluşturulmaya çalışıldığı belirtilmiş olup, dava dilekçesi içeriğinden, davacının yatırım/ kazanç amaçlı söz konusu kripto parayı satın aldığı anlaşılmaktadır. Vergi müdürlüğünden celbedilen müzekkere cevabına göre davacı tacir değildir. Diğer yandan davacı tarafın işlemi dijital paralardan gelir elde etmeye yönelik olduğundan tüketici işlemi olarak kabul edilemez.” Anılan hüküm uyarınca yatırım amaçlı işlem yapan davacı tüketici olarak kabul edilemeyeceği gibi, kripto para alım satım işlemine aracılık eden davalı şirket Banka olmadığından, işlem bankacılık işlemi olarak nitelendirilemeyecektir. Diğer taraftan, aynı Kanunun 73. maddesi hükmüne göre; “Tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemeleri görevlidir. Ayrıca, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4.maddesine göre, bir davanın ticari dava sayılması için uyuşmazlık konusu işin taraflarının her ikisinin birden ticari işletmesiyle ilgili olması ya da tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesiyle ilgili olup olmamasına bakılmaksızın, Türk Ticaret Kanunu veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakacağı yönünde düzenleme olması gerekmektedir. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 19/II. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmez. Zira, Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı, ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Buna göre işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. Dairemiz ilk derece mahkemesi kararını hem maddi olay hem de hukuka uygunluk bakımından incelemeye tabii tutarak yapmış olduğu istinaf incelemesinde; İstinafa konu kararın usul ve esas yönünden hukuka uygun olduğu anlaşıldığından…”

Kripto para davaları Türkiye özellikle 2020 ve sonrası tarihlerde görülmeye başladığı için henüz Türk yargısı için yeni olan konulardır. Dolayısıyla Yargıtay‘ın henüz bu konuda içtihatlarına rastlamak mümkün değildir. Ancak genel uygulamayı dikkate aldığımız yukarıda paylaştığımız ticaret mahkemesi ve BAM kararlarının mahkemelerin görev konusundaki genel görüşünü yansıttığını söylememiz mümkündür.

Kripto Para Suçlarında Yetkili Başsavcılık

Yukarıda açıklanan görev hususu özel hukuk mahkemeleri için geçerlidir. Bunun dışında ceza hukuku yetki kuralları açısından durum farklıdır. Bir kripto para hırsızlığı veya kripto para dolandırıcılığı suçu işlendiğinde iki yer savcılığı  yetkili olacaktır. Birincisi mağdurun kendi ikamet adresindeki başsavcılık, ikincisi ise çalınan veya dolandırılan kripto para veya varlıkların bulunduğu kripto para borsasının bulunduğu yer savcılığıdır. Örneğin mağdur Bilecik’te ikamet ediyor ancak İstanbul’daki Binance veya BtcTürk isimli kripto para borsasındaki paraları çalınmış veya dolandırılmışsa bu durumda hem Bilecek hem İstanbul Başsavcılığı ayrı ayrı yetkili olacaktır.